19 Aralık 2011 Pazartesi

İSTANBUL IŞIK IŞIK SEVDİĞİM


İstanbul ışık ışık
İstanbul rüzgar rüzgar sevdiğim
Kah bir lodos denizlerde esen
Ilık mı ılık
Kah ustura gibi bir deli poyraz
Bırak saçlarını rüzgarlarına
İstanbul’un
Bu şehirde aşksız ve rüzgarsız yaşanmaz
İstanbul bulut sevdiğim
Kimi beyaz mı beyaz

İnce tül gibi
Kimi katran misalı kapkara
Bulutları da insanlarına benzer İstanbul’un
İnanma sevdiğim inanma bulutlara
İstanbul yağmur yağmur sevdiğim
Kah ince ince
Kah bardaktan boşalırcasına
Hele bir yağmur yağmaya görsün
Ölürcesine yaşanır bu şehirde sevdiğim
Ve bir gün ölünür yaşanırcasına
İstanbul deniz deniz sevdiğim
Bir çakır mavi

Bir cam göbeği tuzlu su
Üstünde irili ufaklı tekneler
Kayıklar, yelkenliler, mavnalar

Kalleştir denizleri İstanbul’un sevdiğim
İstanbul kadar
İstanbul kadeh kadeh sevdiğim
İçtikçe içesi gelir insanın
Sarhoşluğu tutuşup yanmaya benzer
Ve bir gölgedir yalnızlık meyhanelerinde
Seninle dolaşır, seninle gezer
İstanbul şarkı şarkı sevdiğim
Üsküdara gidersin hava güneşli

Beklersin ada sahillerinde yağmur yağar
Her dakika depreştirir derdini
Köhne gramofonlar, eski plaklar
Nice güzeller, nice şairler görmüş
Arık kanıksamış dertlerimize

İstanbul herşeye alışık sevdiğim
Yine de bütün mihnetleri bir yana
Sen yaşadıkça İstanbul ışık ışık sevdiğim
Ümit Yaşar Oğuzcan

DERİNLERDE
Ne zaman tutsam ellerini
Gözlerimin önünden mevsimler geçer
Ne zaman gözlerin gözlerime değse
Samanyolundan bir yıldız düşer
Yaşanmış, yaşanacak zamanlar içinde
En güzeli akşam saatleri, buluştuğumuz
Gözgöze, iki büyük yangın gibi
O yanıp yanıp tutuştuğumuz
Başdöndüren o sonsuz heyecan
Çıldırtan arzular kesen nefesi
En güzel bütün korkuların
Bu ateşte bir bir erimesi
Son değil o başlangıç yaklaşan
Tenin bir yerde aşka hazırlığı
Bir buğu halinde geçen zaman
Ve gözlerde sabahın ilk aydınlığı
Yıllarla büyütmek her dakikayı
İnmek seninle derinlerine aşkın
Öpülen bütün nimetler içinde
En güzeli senin dudakların.
Ümit Yaşar Oğuzcan

BENİ UNUTMA
Bir gün gelir de unuturmuş insan
En sevdiği hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni unutma
Çünkü ben her gece o saatlerde
Seni yaşar ve seni düşünürüm
Hayal içinde perişan yürürüm
Sen de karanlığın sustuğu yerde
Beni unutma
O saatlerde serpilir gülüşün
Bir avuç su gibi içime, ey yar
Senin de başında o çılgın rüzgar
Deli deli esiverirse bir gün
Beni unutma
Ben ayağımda çarık, elimde asa
Senin için şu yollara düşmüşüm
Senelerce sonra sana dönüşüm
Bir mahşar gününe de rastlasa
Beni unutma
Ümit Yaşar Oğuzcan



BİRGÜN
  Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde
  Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa
  Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde
  Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa
  Bil ki seni düşünüyorum

  Bir vapur yanaşırsa rıhtımına bin,açıl
  Örtün karanlıkları masmavi denizlerde
  Ve dinle kalbimi bak nasıl çarpıyor nasıl
  O bütün özlemlerin koyulaştığı yerde
  Bil ki seni bekliyorum

  Bir sabah gün doğarken aç perdelerini,bak
  Sevinçle balkonuna konuyorsa martılar
  Kendini tadılmamış derin bir hazza bırak
  Dökülsün dudağından en umutlu şarkılar
  Bil ki seni istiyorum

  Gecelerden bir gece uyanırsın apansız
  Uzaklarda elemli,garip bir kuş öterse
  Bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayalnız
  Ve bir gün kabrimde bir sarı çiçek biterse
  Bil ki seni seviyorum
 Ümit Yaşar Oğuzcan

********

04.11.2010