20 Aralık 2011 Salı

Bir Kitaptan Nükteli Seslenişler -2

“Öyle insanlar vardır ki, çoklarını keder ve hüznün kuytularına çeken olaylardan zeka tomurcukları, hikmet meyveleri devşirmeyi başarırlar. Öyle insanlar vardır ki, çoklarının seneler boyu, hatta ömür boyu takılıp kaldığı bir kırıcı söz ve hareketle boğulma tehlikesini ince bir latife, tatlı bir nükte, bir hazır cevapla savuştururlar.”
Hangisi yaşıyor?
Mark Twain, kendisinden çocukluğunu anlatmasını isteyen bir gazeteciye:
“Ne anlatabilirim ki?..” demiş. “Biz, birbirimize son derece benzeyen ikiz kardeşlerdik. Öyle ki, annemiz bile boyunlarımıza taktığı kurdeleyle ayırt edebilirdi bizi. Bir gün birlikte yüzerken, birimiz boğuldu. Kurdelelerimizi de çıkartmıştık. O gün bu gün, hangimizin yaşadığını bilemiyorum.”
İltifat mı, şikayet mi?
Abdülhak Hamit, eşi Lüsyen Hanım için şöyle dermiş:
“Sensiz de yaşanmaz, seninle de…”
Bir bilseler
Kemal Salih, Refik Halit Karay’a bir arkadaşının iflas ettiğini anlatırken “Zavallı adam!” demiş. “İflas ettiği yetmiyormuş gibi, dostlarının da yarısını kaybetti.”
Refik Halit merakla sormuş:
“Peki ya diğer yarısı ne oldu?”
Kemal Salih:
“Dostlukları aynen devam ediyor,” diye gülümsemiş. “Çünkü iflas ettiğini henüz bilmiyorlar.”
Sözün doğrusu
Topkapı müzesi müdürlerinden Tahsin Öz’ün gittiği bir otel, son derece berbat haldeymiş. Tahsin Öz, ertesi gün otelden ayrılırken, dış kapı üzerine asılan “Lütfen ayaklarınızı siliniz” levhasının üstüne şunu ilave etmiş:
“Dışarı çıkarken.”
Baba mesleği
Kendini beğenmiş genç bir İngiliz Lordu, Bernard Shaw’a:
“Babanız küçük bir terzi idi, değil mi?” diye küçümser bir tavırla sormuş. Shaw, “evet” diye cevap vermiş.
Lord:
“ O halde siz ne diye terzi olmadınız?” demiş.
Shaw gülümseyerek:
“Babanız herhalde centilmen bir adamdı, değil mi?” demiş.
“Ona ne şüphe,” cevabını alınca sözlerine şöyle devam etmiş:
“O halde, siz neden centilmen bir insan olmadınız?”
***
Kaynak:
Hazır Cevaplar
Selim Gündüzalp
Ali Suad
***
Ferda Balkaya Çetin
**********
29.01.2011