6 Ocak 2016 Çarşamba

ÖZLEMİŞİM, HAYAL CEPLERİMİ YOKLADIM / Gülşen DEM

        

Özlemişim. Hayal ceplerimi yokladım. Aradığımı bulamadım.
Sanırım gelirken bavula sığmadı diye kestirip attığım hayallerim
giderken bana dair bir çok şeyi beraberinde götürmüş. O an
bu şehrin sokakları bana yabancılaştı.  Anladım ki; benim köşede
bırakılacak hayallerim yokmuş. Hayallerin önemsizi yokmuş.

Gece gökyüzüne hakim olmaya başladı. Yıldızlar aniden parladı.
Arkama yaslanıp yıldızları seyretmeye başladım. Hepsinin ayrı
bir duruşu vardı. Küçük Prens’in gökyüzündeki  gülüşünü duyabilmek
için kulak kesildim. Duyamadım. Sanırım Küçük Prens gülüşünün
acısına dayanamayıp hayata küsmüştü. Bazı yıldızlar ise çok benim içindi.
Benimle gülüyorlardı. Aslında izlemek istediğim şey yıldızlar değildi.
Hayallerimin gökyüzündeki dans edişiydi. Gökyüzünün hala
tanımlayamadığım renkleri; belki de hayal buydu.

Gözlerim çok yorulmuştu. Uyumak için eve gittim. Radyoyu açtım.
Kafamı yastığıma koydum. Kulağıma bir şarkı geldi; kalbime işledi.
İşte ben Sezen Aksu’nun git ile gitme dediği iki saniyelik boşluktaydım,
bütün umudumu oraya saklamıştım. Hayal ile hayat arasındaki ince çizgide
kaybolup gittiğim günden beri yaşamın belirsizliğini üstümden
atamamıştım. İşte ben bu belirsizlikten ibarettim. Hayalle gerçek arasında
asimile olmuş bir kadındım. Gerçekleri kabullenmeyen ısrarcı
tutumum beni hayaller alemine misafir etmişti.

Hayal etmek insanın var olmak için yaptığı bir savaştır. Kazanan
kendini bulur; kaybedense “diğer insanlar” kategorisine eklenir.
Hayat öyle ya da böyle devam eder; yarım kalanlara rağmen… 


  GÜLŞEN DEM: 1997  Bursa’da doğumlu  Gülşen Dem, Afyon Kocatepe Üniversitesi – Okul Öncesi Öğretmenliği bölümünde okuyor.